ZAMAN ÇARKI

Kurtarma gecesi Verin'in çağırdığı fırtınanın şiddeti onu bile şaşırtmıştı.  Aybara çiftliğinin saldırıya uğradığı gece 14 Aybara katledilmişti.  Perrin'in yanında ki İkinehirli gençler, Perrin'in onları görmeden veya karanlıkta tanımasına alışamamışlardı hala ama Perrin onların neyi tuhaf bulduğuna aldırmıyordu artık.  Perrin İkinehir'li gençler ile birlikte iki trolloc grubunu avlamıştı. İlk seferinde gençler ürkek ve korkak davranışlar sergiliyordu. Fakat 30 kadar trollocu uyurlarken yakalamış ve hepsini öldürmüşlerdi. Trollocların ateş üzerinde ki yemek kazanlarında ne pişirdiklerini gören gençler o günden sonra daha kararlı olmuşlardı. Daha sonraki sefer sayıları 40 kadar olan ve başlarında bir Myrddraal olan bir gruba pusu kurmuşlardı ve onları da yok etmişlerdi.  Yalnız grup artık eskisi kadar iyi beslenemiyordu. Avcıların yakaladıkları şeylerle yetinmek zorundaydılar. Buda bazen bir ziyafet çoğu zaman ise az yiyecek demekti. Perrin avcılığı kötü olan gençl

Nynaeve, Elayne , Thom ve Juilin Tanchico rıhtımında indiklerinde Bayle Domon ile karşılaşırlar. Adam Nynaeve ve Elayne'ı tanır ve onların yanına gelir. Adam onları Falme'de bırakmak zorunda kaldığı için suçluluk duygusu içindedir ve bu yüzden onları tanıdığı bir hancıya götürür.  Domon Falme'den ayrıldıktan sonra işleri iyi gitmiştir. Burada bir düzüne ufak kıyı gemisi ve dört deniz gemisi sahibi olmuştur. Adam burada kaçakçılık yapıyordur ve bunu da saklamıyordu. Krallığa vereceği vergilerden kaçsa da burada bir aşevi açmış ve fakirleri doyuruyordu. Bunu kendi söylemese de hancı kadın söylemişti onlara.  Tanchico'da rıhtımın etrafında yüzlerce aç gözler ile insan dolaşıyordu. Onları gemilerden uzak tutan şey korumalardı. İnsanlar bir gemiye binip buradan biran önce kaçmak ister gibiydiler.  Domon onlar " Üç Erik Sarayı " isimli bir hana götürür. Hanı işleten kadının adı Rendra ve kadın aynı Liandrin'e benziyordu. Saçları onun ki gibi yüzlerce örgü

Egeanin Yüksek Leydi Suroth tarafından Tanchico'ya yollanmıştı. Burada kimliğini gizli tutarak bilgi araştırıyor ve birkaç kadını arıyordu. Asıl görevi o kadınları bulmaktı. ( Muhtemelen aradığı yönlendirebilen kadınlardı. )  Egeanin'e ulak tekneleri ile altın geliyordu. Kadın buraya gelir gelmez bir aş evi kurmuştu. Tanchico işgal edildikten sonra herkes beslenecek ve herkes yerini bilecekti.   Sanki Kandan biriymiş gibi. Kadın bu yüzden rahatsızdı aslında. Görevlerinin bitip , eskisi gibi gemisine dönmek istiyordu. Kadın şimdi Gümüş Meltem Bahçesi isimli bir şarapevinde oturmuş casusu ile konuşuyordu. Bu şarap evinde fiyatlar çok pahalıydı ama zaten gücü elinde bulunduran insanlar burada gizli görüşmeler yapıyordu geneldi. Bazıları tanınmamak için maske takıyordu. Hatta davetsiz kulakları uzak tutmak için koruma bulunduranlar da olurdu. Söylenene göre dilsiz korumalar bile vardı. Egeanin'de tanınmamak için bir maske takmıştı. Casusu Floran Gelb ona üçtür a'dam g

Grup yollarına devam ederken Rhuarc İmre Dayanağı denen yerde mola vermek ister. Aslında daha vakit erkendi fakat burada su olduğu için durmak ister klan şefi. Moiraine, Egwene, Amys ve diğer altı kadın birbirleri ile konuşuyordu. Kadınların hepsi Moiraine'in ellerindeki bir şeye bakıyordu. Nesne batan güneşin ışıklarını yakalıyor, bir mücevher gibi parlıyordu.  Aviendha her fırsatta Elayne kaşı yaptığı saygısızlıktan dolayı Rand'a laf çakar. Rand kendinin Şafakla Gelen olduğu için bari biraz saygıyı hak ettiğini düşünse de, Aiel adetlerinde böyle bir şey yoktur. Islak topraklılar gibi yaltaklanmazdı onlar.  İmre Dayanağına vardıklarında orada sorun vardır. Oradaki koyunlar ve keçiler etrafa dağılmış, kimisi gitmiş ve onların başındaki kişiler katledilmişti. Aieller bunu kabul edemese de , bu vahşeti yapan Trolloclar gibiydi. Trolloclar bu topraklara ölüm toprakları derler ve asla gelmezlerdi aslında. Vahşetin olduğu tek odalı sığınakta kan izleri vardı ama cesetler yoktu.

Rand henüz güneş doğmadan 400 kadar Jindo'dan oluşan Aiel grubuyla kamp kurdukları bölgeyi terk eder. Rand ; Rhuarc ve Heirn yanında at sürmekteydi. Moiraine , Egwene ve Lan Bilgeler ile birlikte ilerliyorlardı.  Rand bu sabah uyandığında çadırının yanında Aviendha vardı ve ondan sonrada kadın Rand'ın yanından ayrılmamıştı. Yalnız kadın onu Elayne konusunda darlıyordu. Elayne ona kalbini açmışken onun kızı yüz üstü bırakmış olduğunu söylüyor ve onu suçluyordu. Kadın avını gözleyen bir kedi gibi onu izliyordu. Rand Aviendha'yı Bilgelerin casusluk yapması için yolladığını tahmin ediyordu. Yalnız Bilgelerin kendisini güzel bir kıza kanacak kadar aptal olduğunu düşünmelerine şaşıyordu. Aviendha uzun bir etek giymiş ve ufak bir kemer bıçağından başka silah taşımıyordu şimdi. Rand bu elbiselerin de  kendisi için giyilmiş olduğunu düşünüyordu ama diğer Aiellerden kimse elbisesi hakkında yorum yapmıyordu. Hatta Rhuarc bile artık kızla uzun süre göz göze gelmekten imtina ediyordu

Egwene , Bilgelerden habersiz Tel'aran'rhiod'a girmeyeceğine söz vermişti ama yinede Elayne ile buluşmak için Taş'ın yüreğine gider. Orada dedikoduları birbirleri ile paylaşırlar. Rand'ın başına gelenler, gemide olanlar vs. Tam bu sırada Egwene ensesinden tutulup çekilmiş gibi Düşler dünyasından çıkarılır. Bunu yapan Amys'dir . Amys egwene'e kalkan koyduktan sonra onu ayaklarından baş aşağı asar ve onun gözlerinin önünde bir canavara dönüşür ve suratının yanında dişlerini açar kapar. Egwene epey korkar ve yine uyanır. Fakat bu sefer yine yatağının başına Amys vardır. Egwene iyice gerçek mi rüya mı kafası karışır.  Egwene kendisini yeşil ajahtan bir Aes Sedai olduğunu ve bunu yapmaya hakkı olmadığını söyler Amys'e. Amys kendilerine söz verdiğini ama sözünde durmadığını, bu yüzden artık kendisine ders vermek istemediğini söyler. Egwene ona yalvarır. Buraya gelmeden önce arkadaşlarıyla Taş'ın yüreğinde buluşacaklarını söyleyerek onlara söz verdiğini