YENİDEN DOĞAN EJDER 2 - 26 KEHANETTE YAZILI OLAN


  • Rand Taşın Yüreğine girince onu Be'lal karşılar. Be'lal Rand'dan sürekli kılıcı almasını istiyordu. Adam elinde kara ateşten yapılmış bir kılıç çıkararak saldırır. Rand da alevden kılıcını yaratır. Be'lal her yönden Rand'dan daha iyi bir kılıç ustasıydı ve sürekli Callandoru alması için onu oraya doğru sürüklüyordu savaşırlarken. Rand bunun bir tuzak olduğunu anladığı için almak istemiyordu. 
  • Be'lal Rand'ın hiçbir şey hatırlamıyor oluşunu Ishamael'den duymuş fakat inanamamıştır. 
  • Be'lal bir zamanlar Rand'ın kendisinden bile iyi bir kılıç ustası olduğunu söyler. Eski kitaplardan eskrim (?) diye bir spor öğrenip onu yapmaya başladıklarını söyler. 
  • Rand Be'lal ile savaşırken Taşın Yüreğine Aiellerde gelmiş ve askerlerle savaşıyorlardı. Bir ara arkasında ki ölmüş adamı fark etmeyen Rand ona takılıp düşerken kontrolünü kaybeder. Be'lal ona ya "Callandor'u al yada şimdi seni öldürecem" der. Bu sırada hızlı adımlarla gelen Moiraine belirir ve "hayır" diye bağırır. Be'lal kısa bir süreliğine Moiraine'i gördüğüne şaşırsa da onu önemsemez ve hor görücü sözler söyler. Kızlar gibi onuda kendi evcil hayvanı yapacağını falan söyler. Kadın ellerinden şerateş çıkarırken Be'lal'in anlık şaşıracak vakti olur ve adam ölür. 
  • Moiraine her ne kadar erken de olsa Callandor'u alması gerektiğini, sa-angreal'in onun hakkı olduğunu, Artık bu noktaya kadar geldiğine göre başka şansının olmadığını söyler. Bu konuşma sırasında kızıl sütunların tepesinde gölgeden bile daha kara bir gölge ve ateşten iki göz belirir ve kara şimşekler Moiraine'i kavrar ve bir çuval gibi savurup atar. Kanın hareketsiz bedeni bir ancak bir sütuna çarparak durur.  Ba'alzamon yerden iki kulaç yükseğe kadar iner ve havada asılı durur. Rand'a iki kere kendisine hizmet etmesi için şans verdiğini fakat ikisinde de kendisini yaraladığını söyler. "Şimdi ölme zamanı, Mezarın Efendisine artık ölümde hizmet edeceksin" der. Rand kendini Callandor'a doğru fırlatır ama Ba'alzamon'un darbesi onu yırtmaya, buruşturmaya başladığını hisseder. Sonra eli Callandor'u kavrayıp kapandığında acıları birden kesilir.  Elindeki Callandor artık Moiraine'in ateşinden bile güçlü parlıyordu.
    Ba'alzamon gerçekliği bükerek başka bir yere kapı açıp kaçar. Rand onun ne yaptığını hissetmiştir. O da onun arkasından bir kapı açıp onu takip eder. Artık avcı o dur. 
--------------------------------------------------------------------------
  • Egwene Tel'aran'rhiod'da tutuldukları hücreyi arar ve bulur. Hücrenin hemen yanında solgun bir kadın imgesi vardır. Bu kadının Amico Nogayin olduğunu anlar Egwene. Kadın muhtemelen nöbet başında uyukluyor ve çalıntı ter-angreallerden biri ile oynuyordu. Yalnız düşler dünyasındaki imgesi Joiya Byir'in kinden bile solgundur. Egwene Amicı'nun imgesi tekrar belirince ona da aniden kalkan koyar. Kadın direnmeye uğraşır ama başaramaz. Egwene hemen uyanır ve saidar'a ulaşıp ulaşamadıklarına bakar fakat kalkan hala yerinde duruyordur. Kalkan ara sıra gelip gitse de araya giremiyorlardı.  Amico hala kalkanı bir şekilde sağlam tutmayı başarıyordu. Bunun üzerine Egwene tekrar uyuyup Düşler dünyasına gitmeye uğraşır Nynaeve 'den küçük bir çocukken  söylediği ninni söylemesini ister.
---------------------------------------------------------------------------
  •  Mat ve Sandar mahkumların tutuldukları hücrelere geldiklerinde , yirmi adım ötede bir kapının önününde bekleyen bir kadın görürler. Kadın felç geçirmiş gibidir ve sadece başını hareket ettirilebiliyordu. Kadının güzel bir yüzü vardı ama acı çekiyor ve uykulu gibi hareket ettiriyordu. Mat böyle güzel yüzlü bir kadının kötü olamayacağını düşünür. Sandar dikkatli olmasını o kadının arkadaşlarını yakalayan Aes Sedailerden biri olduğunu söyler. Mat kadının üstünde olan anahtarı alarak , kadının yanında ki kilitli kapıyı açar. Kadın Mat'e yardım etmesi için yalvarır. Mat kapıyı açtığında kızları bulur. Kızlar dışarı çıktıklarında güzel yüzlü kadın (Amico) onlara yardım etmelerini ister. Işığa dönmek için söz verir . Dilerlerse yemin çubuğu ellerinde iken yemin edermiş. Nynaeve kadının duymazdan gelerek suratına bir yumruk atar ve kadın yere serilip bayılır. Mat Nynaeve'in yaptığı şey karşısında şaşırır. Mat kadını aciz bir halde gördüğü ve Amico güzel bir kadın olduğu için kıyamaz :)  Kadınların artık saidarla arasında ki kalkanları kalkmıştır. Nynaeve Egwene ve Elayne ya şifa verir. Mat Taş'tan kaçmak istese de kızlar kadınları yakalamak için kaleden ayrılmayacaklarını söylerler Mat'e.
  • Kızlar Sandar'a yaptıklarından dolayı kızsalar da belki adamın gerçekten mecbur kaldığını , Liandrin'in adamı konuşturmak için gerçekten etkili yöntemler kullanmış olabileceğini düşünürler. 
----------------------------------------------------------------------
  • Perrin iki kez daha Faile'yi kurtarmıştı fakat her seferinde kadın havaya karışıp yok olmuştu. 
  • Perrin Faile'yi aramaktan yorgun düşmüştü. Çekirge yorgun düştüğü için etin ve düşün aynı anda ölebileceğini söyler. 
  • Perrin ve Çekirge en sonunda Bronz bir kapının arkasında bir atmaca olarak bulur onu. Kapıyı kırıp içeri girince yüzlerce atmacanın içinde bir tükte, kirpi şeklindeki bir kilit ile ayağından bağlıdır. Perrin yüz adım ötedeki bağlı atmacaya ulaşana kadar diğer atmacalar ona saldırır. En son ulaştığında her yeri  yara içinde ve dizlerinin üstündedir Perrin . Perrin kilidi elleri ile parçalayınca handaki yemek odasında uyanır. Elleri , kolları ve yüzü kanla ve yaralarla doluydu. Faile yanında onun yaralarını siliyordu. Yanlarındaki masanın bacağının yanında elle oyulmuş kırık  bir kirpi figürü durmaktaydı.
-------------------------------------------------------------------------

  • Rand Ba'alzamon'u Taşın Yüreği olmayan başka bir Taşın Yüreğinden başlayarak tüm Kale'de kovalar. (sanırım Tel'aran'rhiod. Bir ara Perrin'in bronzdan kapıyı kırma sesini bir gong sesi olarak duyar çünkü ) Ba'alzamon'un türlü saldırıları ve tuzaklarından teker teker nasıl yaptığını bilmeden kaçar. En sonunda onu yine Taşın Yüreğinde kıstırır. Ba'alzamon gölgelere sarınmış yanan gözlerle Rand'dan uzaklaşmaya uğraşır. Çelik halatlar gibi siyah çizgiler çevresindeki gölgelere uzanıyor, çizgilerse gökyüzüne, sonsuz yüksekliğe doğru uzanıyordu.
    "Ben yenilemem, bana yardım et" diye seslendi Ba'alzamon. Bunun üzerine Ba'alzamon'u saran gölgelerin bir kısmı oradan ayrılıp Rand 'ın ellerini sardı. Neredeyse Callandor'un ışıltısını yok edecekti. Bir an Ba'alzamon 'un yüzünde zafer belirtisi belirdi. Fakat Rand Ba'alzamon'a uzanan çelik halatları kılıcı ile kesip kılıcını onu göğsüne sapladı. Bir an sonra Rand gerçek Taşın Yüreğindeydi. Aiellerin ve miğferli askerlerin savaştığı yere. Ayaklarının dibinde orta yaşlarında, yakışıklı sayılabilecek bir adam yatıyordu. Gözleri ve ağzının olmasın gereken yerlerden, içinden karanlık dumanlar tütüyordu ve göğsünde yanmış bir delik vardı.
    Rand başardım diye düşünür. "Ba'alzamon'u öldürdüm, Shai'tan'ı öldürdüm! Son savaşı kazandım! Işık ben gerçekten Yeniden Doğan Ejder'im. Ölümlere son vereceğim , Son bulmasını sağlayacağım" diye düşünür. 
  • Rand Callandor'u kaldırır ve ondan bir şimşek fırlatır ve savaşanlara "durun" diye bağırır. "Ben Rand al'Thor'um. Ben Yeniden Doğan Ejder'im" diye bağırır. Peçeli ve miğferli adamlar önünde teker teker diz çökerler. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DÜNYA'NIN GÖZÜ - 01 BOŞ BİR YOL

DÜNYA'NIN GÖZÜ - 00 ÖNSÖZ - EJDERDAĞI

DÜNYA'NIN GÖZÜ - 2 YABANCILAR